Alemlere rahmet olarak gönderilen Efendimiz Muhammed (s.a.v.) hidayet önderleri olan, yaşayışlarıyla doğru yolu gösteren ve izlerinden gidilen ashabı hakkında şöyle buyurmuştur: “Benim ashabım yıldızlar gibidir. Hangisine uyarsanız, doğru yolu bulursunuz.”
Rasulullah ve ashabından sonraki dönemlerde ise bu yıldızlar parıltılığını kaybeder ve çoğalır. Yani birçok İslam mezhepleri orataya çıkar. İslam mezhepleri, değişik yönelişleri olan bazı türlere ayrılmıştır. Bu türleri, üç grupta toplayabiliriz:
İtikadi mezhepler: Bunlar, “akaid” konusunda ihtilafa düşen mezheplerdir. Ancak bu ihtilaf, “akaidin” özünde değil, “cebr” ve “ihtiyar” gibi kelam alimlerinin üzerinde ihtilaf ettikleri bazı konularda cereyan etmiştir. Bununla beraber tüm itikadi mezhepler, İslam akidesinin özü olan “vahdaniyet”(Allah’ın birliği) ilkesi üzerinde ittifak etmişlerdir. Esasen, ehl-i kıbleden olan hiç kimsenin bu konuda ihtilaf etmesi mümkün de değildir.
Siyasi mezhepler: Bunlar, “halife seçimi” gibi konularda ihtilaaf eden mezheplerdir. Bu başlık altında, çeşitli gruplar ve herbirinin metodu ele alınır.
Fıkhi mezhepler: Bu mezhepler, insanların birbirleriyle olan ilişkilerini düzenleyen, kul ile Rab arasındaki ibadet ilişkisi hakkında “Kitap” ve “sünnet”ce konan hükümleri açıklayan mezheplerdir.
Mezhepler Tarihi ise, bu çeşitli mezheplerin ortaya çikiş sebeblerini, temel fikirlerini ve kurucularını ve önderlerini inceleyen bir ilim dalıdır. Mezhepler tarihi dersinin başlıca gayesi, İslam kültürü ile yetişen müslüman gençlerin, mezheplerin çokluğu ve birbirlerine olan yakın ilişkilere dayalı anlaşılması güç bazı meseleleri kolaylıkla anlamalarıdır.